Dünya kupalarında, güzel bir organize ve bunu süsleyen güzel bir vuruşla atılan goller...
Görmemişin Alex'i olmuş, tutmuş şeyini koparmış!
29 Ekim 2009 Perşembe
Spor medyasında bir yaygara;" Dunga Alex'i neden milli takıma almıyor! Derbyi izlemedimi." babından bir dizi Alex şaşası... Hatta; " Dunga kör, uzağız göremiyor!" diye yazanlar bile oldu..
Dunga uzağı göremiyor diyenler, bi doktora gitsinler önce onlarda yakınını burunlarının dipini göremiyorlar...
Allah aşkına Alex ne yaptı bu maçta? 2 gol attı diyeceksiniz. Birinicisi ofsayt, ikincisi penaltıdan...
Başka...
Hadi söyleyin maçın neresinde vardı? Hile yok ama! Vicdanınız sesini dinleyerek söyleyin. Ah birde gözlükleriniz takarak seyredin maçı lütfen...
O maçı Alex almadı.
O maçın etkenleri bambaşka, çoğuda psikolojik...
5 en iyi Frikik
27 Ekim 2009 Salı
Futbol tutkunları için seyretmesi her zama çok zevkli olan aksiyondur, "frikik"... Futbolcu ne kadar güçlüyse, ne kadar topa hakimse o kadar çok zevk verir seyirciye. Frikikte topa hükmeden bir ayakatan çıkan sert bir şut sonucu oluşan gol; seyri zevkini tamamlar...
Kapıdan Sedye
Avrupa birliği ülkesi İspanyadan 2. lig manzarası. Sahada setye yok. Bir kapıyı söküp geliyorlar.
Bizde olsaydı; kapı sökülmezdi. Bir kişi bacaklardan, bir kişide omuzlardan tutup, karga tulumba götürürdük. Biz daha hızlıyızdır bu konuda :)
Kayahan'ın "Mor Menekşe Pişmanlığı"
Radyospor'a konuşan Kayahan "Keita atılmasaydı belki Galatasaray daha iyi bir maç çıkarabilirdi. Maalesef atıldı ve maç orada bitti. Galatasaray’la Fenerbahçe arasında 5 puan fark oluştu. Bu da pek hoş olmadı. Beni üzen de benim, “Mor menekşe” adlı şarkımın Fenerbahçe tribünleri tarafından kullanılmasıydı.
Fanatik bir Galatasaraylı değilim fakat tabii ki üzüldüm. Ama Fenerbahçe daha iyi oynadı ben de bu nedenle onları kutluyorum. Biz bir takım gibi olamadık. Sonuç olarak da mağlubiyet geldi." dedi.
***
İronik bir durum aslında; Galatasaraylısınız ama ezeli rakibiniz sizin eserinizi kullanıp, çok sevdiğiniz takımınıza hakaret ediyor... Bunun tam tersi Fenerbahçeli bir sanatcı içinde geçerli...
Hukuk devletiyiz ama bunu engelleyen bir kanun olduğunu sanmıyorum... Sanatçıların telif hakkı sorunları bile çözülemedi doğru dürüst...
Büyük olasılıkla şimdi Fenerbahçe taraftarının hedefinde Kayahan bile olur, bu demeçten sonra! Belki başka bir Kayahan şarkısıyla!
Öpeyimde Geçsin!
Hakem Bünyamin Gezer, Fenerbahçe kulüp doktorlarını tedavi için sahaya davet etti. Doktor Ertuğrul Karanlık, Brezilyalı futbolcunun kafasına önce buz tedavisi uyguladı. Karanlık ardından şaşkın bakışlar arasında eğilip Roberto Carlos'un yüzüne bir öpücük kondurdu. Brezilyalı futbolcu da bu öpücüğün ardından ayağa kalkıp oyuna döndü.
Belçika gazeteleri bu olayı "Türkler Roberto Carlos'u öpücükle tedavi etti" diye yorumladı.
(Milliyet 27-10-2009)
***
Maç 2-1, Galatasaray'da üstündeki tutukluğu biraz atmış gibi 2. yarı, ataçağı bir gol Fenerbahçe'de strese sebep olabilir. Bu ortamda Keita gibi bir rakip oyuncuya kırmızı kart göstermek, gol kadar sevindiricidir Fenerbahçe tarafında. Doktorda sonuçta taraftar.
Eh Hipokrat yemininde de yoktur "rakibine kırmızı kart gördüren futbolcu öpülmez" diye bir şey...
Yine olmadı!
25 Ekim 2009 Pazar
Uubatlı Souness: "Bayrak dikilebilir"dedi.
24 Ekim 2009 Cumartesi
Şükrü Saraçoğlu Stadındaki her Fenerbahçe - Galatasaray maçlarında gündeme gelir bu bayrak olayı. Bir Türkiye Kupası finalinde son dakikada Saunders’ın gölüyle maçı kazanınca büyük bir Galatasaray bayrağını kaptığı gibi Papazın Çayırının orta yerine dikmesi; bayrak olayını aşmış, bayrak krizine dönmüştür.
Kolay değil ev sahibi takım daha oraya kendi bayrağını bile dikmemiştir. Sen gel can düşmanın bayrağını Cumhuriyetinin yegane çayırında dalgalanmasını seyret...
Koyar kimi adama... Normaldir...
Kimi adamda zevkten dört köşe olur... O daha çok normaldir!..
Çünkü biz daha çokuz:))
İşte şanlı bayrağımızın, Ulubatlımız tarafından dikilip, Papazın Çayırında sarı kırmızı bir gül gibi açtığı anın videosu...
Japonyada yılın golü!
Japonya'da bir futbol müsabakasınd aoyun durmuş, top kenara geliyor, sağlık görevlileri kenarda koşturuken süper bir vole ve gol. Sırp teknik direktör Dragan Stojkovic, yaklaşık 50 metreden mükemmel bir gol attı, stattaki taraftarlar ayakta alkışladı.
Liverpool Balonu!
23 Ekim 2009 Cuma
Liverpool defans balono adam markajı yapmayınca; Sunderland'lı Bent'in asistiyle balon golünü yaptı... :)
Sergen sen hangi maçı seyrettin?
Galatasaray _ Dinomo Bükreş maçı bitmiş, NTV Spor'da Serden Yalçın ve Mustafa Doğan engin futbol kültürleri ışığında maçı yorumluyorlar... Söz Sergen Yalçın'a geldi. Hazret " Elanoy'la Mustafa Sarp yan yana oynar mı?. Mustafa ne yapsın tek başına orta sahada , onun yanına Ayhan, Mehmet Topal, yada Barıştan birinin oynaması lazım. Ortada en az iki ön libero olması lazım" mealinde sözler sarft etti...
Yahu arkadaş sen hangi maçı seyrettin, biz hangi maçı?
Birincisi Takımın kaptanı kimdi?
Kolunda kaptan koluğu olan, sarışın tıknaz oğlanın, formasında Ayhan yazmıyor muydu? Mustafa Sarp'ın Partneri bu değil miydi?
Hatta Mustafanın yanında oynasın dediğin, Mehmet Topal ismi; az geride duran uzun saçlı oğlanın formasının arkasında yazmıyor muydu?
Maç 4-1 iken dakika 80 kusür, O sarışın tıknaz oğlan, arkasında rakamla 18 yazan oyundan alınıp yerine, formasında Barış yazan genç girmedi mi? Hani senin Mustafanın yanında oynamasını istediğin isimlerden biri; Barış Özbek!
Allah aşkına biri söylesin yoksa ben mi başka maç izledim, Sergen Yalçın mı?
3. ihtimali; yani ikimizinde aynı maçı izlediğimiz ihtimalini düşünmek çok vahim çünkü.
Bu maçı izleyeceksin ve "Elonoyla, Mustafa Sarp yan yana oynar mı" diyeceksin?
***
Sergene dipnot: Elano Blumer isimli Alman menşeili Brezilya pasaportlu gencin; forma numarası rakamla (9) ve yazıyla da arkasında "ELANO" yazıyor. Mustafanın yanınadaki sarışın tıknazın kim olduğunu yukarıda yazdım.
10 Yıl Olmuş be Aslanım!
21 Ekim 2009 Çarşamba
Videonu tarihi 22/12/1999, yer Şükrü Saraçoğlu... Maç sonucu: Fenerbahçe 1 - Galatasaray 2 ...
Sadece Ali Sami Yen'de değil... Kimleri, nerelerde yenmedik ki... Manchester United, Real Madrid, Benfica, Arsenal vs... Avrupada estik gürledik, UEFA, Süper Kupa...
Gel gör ki 10 yıldır Anadolu'da bir yer var. Papazın Çayırı mıdır, ne dir. Ne menem yerdir. Papaz, papaz büyüsü mü yaptı verirken? "Ayağını basan Sultaniye'li onmasın deyü"... sağlamdan mı verdi çayırı?
Hadi be aslanım, sağlam çek besmeliyi bu sefer... Yeter rezil ettiğin bizi Papaz'ın varislerine... Unutma "Gerçekleri tarih yazar, tarihide Galatasaray"... 10 yıl oldu karşıyakada, kalemi ele almayalı... 10 yıldır bekler bu yürek; davullu zurnalı köprüden geçişini...
Hagi: Biz 5 attık bu takım da atar!
“Benim dönemimde Türkiye Kupası Finali’nde Fenerbahçe’ye 5 atmıştık. Bu takım çok daha kaliteli ve büyük yıldızlara sahip. Neden olmasın? Galatasaray rakibini yenecek güce sahip” diye konuştu. Fanatik 19-10-2009
Sevgili Hagi doğru; Şimdiki Galatasarayın Yıldızdan yana derdi yok. Gol atmaktan yana mağaretli yıldızlıları var. Bir maçta 3-4 golü rahat buluyorlar.
"Biz 5 attık bu takımda atar" demişsin doğru belki atar. Fakat kaç tane yer işte bütün mesele burada.
Şimdiki Galatasaray'ın daha kaliteli ve daha çok yıldızları olduğu savın biraz mütevazilik içeriyor. Sizin aşağıdaki takımla şimdiki Galatasaray maç yapsa acaba hangi takım yener?Bir bahis oynanacak olsa; ben size yatırırdım parayı...
Şimdiki Galatasarayın defansı evlere şenlik...
Belki biraz Servet Çetin hepsi, O...
Yukarıdaki resme bakın ve bir düşünün;
Ergün Pembe mi, Hakan Balta mı?
Capone mi, Sabri mi?
Gökhan Zan mı, Bülent Korkmaz mı?
Popescu mu, Servet mi?
Bir Popescu bile olsa çok şey fark ederdi bu takımda...
Hemde çok fazla şey...
***
Galatasaray 2002 yılından beri 10 numara, yeni bri Hagi arayıp durdu...
Asıl bulması gerektiği aslında bir Popescuydu...
Geçen sene 3 kuruş için Meira'yı sattılar, Hamburga elendik (rezil bir şekilde)...
Bu sene bir çok maçta çok aciz kaldık rakip forvet karşısında...
10 numara diye alınan adam yedek oturuyor, onun yarı parasına iyi bir stoper alınabilirdi ve takıma çok daha fazla faydası olurdu...
Sağlam Kafa, Sağlam Vucudda Bulunur!
17 Ekim 2009 Cumartesi
Helal olsun gerçektende çok sağlam kafası varmış; adam voleyi asıldı, eleman banamısın demedi...
Hesap ve İzahat?
12 Ekim 2009 Pazartesi
Fatih Hoca, millete yaşattıkları hüsrandan sonra mealen "hesap verecek değiliz ama izahat yapacağız" buyurdu...
Bu ülkede en kolay şey bu sorumluluktan kaçma...
Sınır karakolu basılır bir sürü askerimiz şehit olur; kimse hesap vermez...
Koskaca şehiri sel götürür, bir sürü can kaybı , ama kimse hesap vermez...
Adamın birine ayda 200 milyardan fazla maaş verirler. Yılda topu topu en fazla 10 maç oynar yada oynamaz. O parayı alırken profesyonel oluyor...
İş paranın karşılığını vermeye gelince, cuvallayınca; hesap vermem oluyor...
Bu ülkede bu milli takımın başına kimi getirseler 3 maç alırdı...
Unutmayın, daha bir sene önce bu ligte son 6 maçını hocasız ve yabancısız oyanayarak şampiyon olan takım var...
Dünyanın 1 numaralı kalecisi denen adam son dakikada elinden topu kaçıracak, üstüne üstlük bizim oğlan da orada olacak, vuracak, gol olacak, o zaman "Büyük Hoca" oluyorsun. İmporatorum diye kasılıyorsun... Bir cuval parayı alıp, milyonlarca insanın hayallerinin içine edince ben hesap vermem diyorsun...
OK verme
Zaten ne verdin ki?
Verme...
Yeterki sözünde dur, git ve bir daha gelme...
***
Unutma marifet, "İmparator olmakta değil İmparator kalabilmekte..."
"Tanrının elini bekliyorum!"
1 Ekim 2009 Perşembe
1986 Dünya Kupası’nda İngiltere ile yapılan çeyrek final maçında, eliyle attığı golü “Tanrı’nın eli” (Hand of God) olarak tanımlayan Maradona, Arjantin’in grubundan çıkabilmesi için de bu yönde bir umudunun olduğunu söyledi. “Tanrı, beni birçok kez kurtardı. Bu sefer de kurtaracağına inanıyorum” diyen Arjantin çalıştırıcısı, gelecek ayki Peru ve Uruguay maçları sonrasında, en azından şimdiki yerlerini korumak istediklerini, bu iki maçın kendileri için çok önemli olduğunu kaydetti. 16 maçta 6 galibiyet, 6 beraberlik ve 4 mağlubiyet alıp, 22 puanla 5. sırada bulunan Arjantin, elemeleri geçemezse, 1970’ten bu yana ilk kez final şansını kaybedecek.
***
Eliyle attığı golü ayıbını örtmekiçin "Tanrının Eli" dedi, bütün dünyada bu pişkinliği göklere çıkardı...
O zaman sahtekarlığını örtmek için Tanrı'yı kullandı, şimdiyse becerisizlikten kurtarması için Tanrı'ya dua ediyor...
***
Bazı futbolcular, futbolu sadece ayaklarıyla oynar.
Bazıları elleriyle.
Bazıları beyinleriyle oynar, oytatır...
Bazı futbolcular ise hem beyinlerini, hemde ayaklarını kullanırlar...
Arjantin milli takımındaki performansıyla, Maradona'nın bu işi beyniyle yapmadığı ortada.
O sadece ayaklarını ( sol ayak) ve elini kullanabilen bir futbolcular grubundanmış meğerse ...
Yinede iki meziyetli sayılır ayak ve el kullanabilmesi babından...
***
Bizde var bunun gibi çifte meziyetliler...
Kasımpaşalı Ali Güneş gibi...
Onun adı Maradona olmadığı için maçtan sonra Tanrı'nın eli kurtardı pişkinliğini yapamadı...
***
İşte O Elin Videosu...